“Yarın Başlarım”: Ertelemenin Psikodinamik Hikâyesi
- inciidilkilic
- 3 Eki
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 5 gün önce
Hani hepimizin bildiği o cümle vardır: “Tamam, yarın kesin başlıyorum.”Ama yarın gelir, biz hâlâ başlamayız. Ders çalışmak, spora gitmek, önemli bir mail atmak… Bazen küçük bazen de büyük sorumluluklarımızı sürekli erteleriz. Peki neden?
Çoğu insan ertelemenin bir zaman yönetimi problemi olduğunu düşünür. Oysa psikodinamik açıdan baktığımızda bu davranış, çok daha derinlere uzanan bir hikâyenin parçasıdır.
Ertelemenin Perde Arkası
Psikodinamik yaklaşım, davranışlarımızın arkasında bilinçdışı çatışmalar olduğunu söyler. Yani bazen farkında olmadan kendimize engel oluruz. Erteleme de aslında şunu fısıldar:
“Kaygımdan kaçıyorum.” Başlamak, başarısızlık ihtimalini gündeme getirir. Başlamazsan başarısız da olamazsın, değil mi?
“Kendimi korumaya çalışıyorum.” Çocukken çok eleştirilmiş olabilirsin. Şimdi bir işi ertelemek, seni o eleştirilere yeniden maruz kalmaktan koruyor olabilir.
“Biraz da pasif direniş.” Yapman gereken işleri geciktirerek aslında otoriteye –bazen patrona, bazen anne babanın içselleşmiş sesine– sessiz bir isyan edebilirsin.
Bilinçdışı Mekanizmalar İş Başında
Erteleme sırasında beynimiz kendini ikna etmenin türlü yolunu bulur:
Rasyonalizasyon: “Şimdi yorgunum, yarın daha verimli olurum.”
Kaçınma: “Başlamasam daha iyi, zaten çok zor bir iş.”
Pasif agresyon: “Tamam yaparım” deyip aslında geciktirerek içten içe öfke göstermek.
Kısacası erteleme, bir bakıma zihnin koruma kalkanıdır. Ama uzun vadede faydadan çok zarar verir.
Ertelemenin Çocukluk İzleri
Psikodinamik bakışın en güçlü yanı, bugünkü davranışlarımızı geçmiş deneyimlerimizle ilişkilendirmesidir.
Eğer çocukken hata yapmaya izin verilmediyse, yetişkinlikte hata ihtimali bile seni korkutabilir.
Eğer sürekli “yetersizsin” mesajı aldıysan, sorumluluklardan kaçmak bilinçdışı bir savunma haline gelebilir.
Erteleme bu yüzden sadece “tembellik” değildir; aslında bir içsel çatışmanın davranışa dönüşmüş halidir.
Ne Yapabiliriz?
Erteleme alışkanlığını kırmak için sadece takvim yapmak ya da disiplinli olmaya çalışmak yetmez. Öncelikle kendine şu soruları sormayı deneyebilirsin:
Bu işi ertelerken aslında hangi duygudan kaçıyorum?
Yapmaktan korktuğum şey başarısızlık mı, eleştirilmek mi, yoksa kontrol kaybı mı?
Erteleme bana hangi “geçici rahatlamayı” sağlıyor?
Bazen bu soruların cevabı bile farkındalık yaratır. Çünkü davranışın kökenini görmek, onu değiştirmeye giden ilk adımdır.
İİK ✧ klinik psikolog


Yorumlar